TANITIM
"Seni yönlendirecek güç kalbinde." diyerek elini kalbinden çekti.
Daha ben nasıl diye soracakken ortadan kayboldu. Şimdi oyunda tek başımaydım.
Bir daha kim bilir ne zaman birbirimizi görecektik? Belli değildi.
Peki düşmanlar kimdi? Oyuna yeni katılmış birini aklında sorularla bırakmak hiç olmadı.
Peki benim kalbim yönünü bulacak kadar güçlü mü?
Hayır. Korkak ve yol bilmez.
Seni yönlendirecek güç kalbinde demişti. Bu cümle ile nasıl harekete geçebilirim ki.
Oyun çoktan başlamıştı ve ben oyunda geriye düşmeye devam ediyordum. Hemen bir adım atmalıydım. İçinde bulunduğum yer geçekten bir oyun muydu?
Hayır hayır kesinlikle bir oyun değildi. Oyundan daha çok sanki hayat gibiydi. Gibisi fazla hayatın kendisiydi.
Mantıklı bir şekilde düşünmek istiyordum ama kendimi korkum ile baş edemeyecek seviyeye çok yakın hissediyordum.
Şu an bana kızıyorsunuzdur. Belki de ne de çok korktu diye söyleniyorsunuz. Tabi siz de haklısınız. Basit bir oyun olsa korkmama gerek yoktu. Bilmiyorsunuz ki, bilmemenin verdiği cesaret bilmenin verdiği endişeden daha iyi olabiliyor.
Sonuçları çok büyük sorumluluklar getiren, ilmek ilmek işlenen, birbiriyle bağlantılı seçenekler zinciri olan bir yer burası.
Su yüzeyine yakınım ama sudan çıkamıyor gibiyim.
Tamam sakinleşmeliyim.
İlk önce oyunun kurallarını, oyundaki görevleri ve yasakları öğrenmem gerekecek.
Usulüne göre oyun olmalı. Oyun oynamaktan öte hayatı usülüne ve içeriğine göre yaşamalıyım.
Esasları doldurmak, verilen görevleri yerine getirmek için de şartları öğrenmem gerecek.
Bu sırada unutmamak ve hataya düşmemek için tekrar etmem ve hatırlatıcılar edinmem ve beyin ve kalp bağlantısını iyi ayarlamam gerekiyor.
Korkak bir kalbin hatırlatıcısı bilin bakalım kim evet tabi ki unutkan ve bazen de doğruyu saptıran ve hayali dünyasında mutlu bir beyin.
Tamir için gerekli olan aletler bulunmalı. Bu aletlerin içinde hileli olanlar var, çok dikkatli seçmeliyim.
Şimdi de oyundaki diğer muhataplar ve fikir üreticileriyle diyaloglar ayarlanmış mı bu ayrıntı düşünülmeli ki bunlar da oyunun risk unsurları.
Aynı amaç uğruna farklı görevlerde yer alan insanlarla görüşülmeli ve oyunun başarıyla bitirilmesi için dayanışma sağlanılmalı.
Aceleci davranmayıp sabırlı bir şekilde planlamayı yapmalıyım.
İlk önce karşıt düşüncede olanlarla güzel bir konuşma yapılmış mı bunu öğrenmeliyim. Düşmanı yakından tanımalıyım.
En güzel şekilde mücadeleyi yapabilmeliyiz. Kuralda da geçtiği gibi bize ceza vermeye kalkılırsa ancak bize yapılanın misli ile karşılık vermeliyiz.
Sonuçta bizler bu oyunda barış, esenlik ve güzellik taraftarıyız.
Karşı tarafın yaptığı tuzakların oldukça fazla olduğundan bahsetmişti. Ahhh! O kadar kısa sürede çok şey anlattı ki unutmamam gerek.
Kalbimin sağlamlaştırmalıyım. Yolum bilgi öğrenme yolu olmalı.
Ne demişti, hatırlamalıyım.
Tüm canlılara karşı bir saldırı var. Saldıranların içinde yalanlarla kandırılmış bizden olanlar da var. Bunlar köleleştirilmiş veya başa getirilerek yönetim onlara verilmiş kişiler.
Neden mi bazıları kendinden olana karşı savaşıyorlar? Lider konumunda olanlar kalplerini kaybettikleri için, köle olanlarınsa beyin kalp ilişkisi kesilip düşünme eyleminden uzaklaştırıldıklarından dolayı kendi ırklarına karşı savaşıyorlar.
Sırrı bulan gerçek gücü ele geçirecek. Ondan sonra da ya iyilik yön bulacak ya da kötülük.
Oyun bittiğinde her zaman iyiler kazanır diye biliyorum. Böyle bir bilgi hafızamın bir köşesinde yer edinmiş.
O zaman asıl amaç ne? Asıl amaç iyilerden olabilmek. Yani oyun boyunca kazanan taraf olabilmek için yarışmak.
Aslında iyi kalabilmek; her türlü psikolojik, fiziksel ve zihinsel saldırılarda benliği ve kalbin iyiliğini kaybetmemek.
Giderken elime verdiği kağıda kafamı çevirdim. Kağıdın en altındaki cümle gözüme ilişti.
"En sağlam direniş kalbimizi temiz tutmaktır Nüha."
****
Bölümlerde görüşmek dileğiyle...
Yorumlar
Yorum Gönder