WILL


 

WILL

1)Future time'larda kullanılır.

2)Gelecek zaman durumsal gereklilik. Gelecekte olacağını düşündüğümüz eylem ve olaylar için; tahmin,hesaplama sonucu, ümit, beklenti ve inanç.

3)Konuşma sırasında karar verdiğimiz olaylar için.

4)İsteklilik, gönüllülük, içinden gelme; He'll do anything for money.

5)Niyet- niyet belirtme ;I will write to my folks.(Arkadaşlarıma yazacağım.)

6)Red- reddetme; I will not (won't) discuss this with you.(Bunu seninle tartışmayacağım.)

7)Beklenti- mantıksal sonuç; Truth will out.( Gerçekler mutlaka ortaya çıkar.)

8)Alışkanlık; He will watch TV every night. ( Her gece TV izler.)

9) Durum; This watch won't work. ( Bu saati çalıştıramıyorum.)

10) Israr; I will go there, no one shall stop me.(Oraya gideceğim, kimse beni durduramaz.)

11) Söz verme; You will have your money tomorrow.(Sen yarın paranı alacaksın.)

12)Emir, gelecek zaman emir verme; You will wait here till I return. (Ben dönene kadar burada bekleyeceksin.)

13)İkram; Who will have some coffee?(Kim kahve alır?)

14)Rica; Will you please pass the salt?(Tuzu uzatır mısın? Lütfen.)

Samimi teklif ve rica; Will you join us?(Bize katılır mısın?)

15)Will ile sık sık kullanılanlar;

I'm afraid: Korkarım

I'm hope: Umarım

I'm expect: Beklerim

I am sure : Eminim

Perhaps: Belki

Probably: Muhtemelen

Certainly: Kesinlikle

Definetely: Kesinlikle

Yorumlar